2 Mart 2010 Salı

Obscenitas

Çağdaş batı dillerinin neredeyse tamamına geçmiş olan, ahlâkî düzlemdeki kirliliği, bozukluğu, çürümüşlüğü gösteren ismin (Alm. obszönität, Çek. obscénnost, Fr. obscénité, Flem. obsceniteit, Gal. obscenidades, İng. obscenity, İsp. obscenidad, İsv. obscenitet, İt. oscenità, Kat. obscenitat, Nor. obskønitet, Por. obscenidade, Rom. obscenitate, Slov. obscénnost, Sloven. opolzkost) Latincedeki ilk/yakın akrabası budur. Obscoenitas ve obscaenitas şekillerine de rastlanabilir.

İsmin yapısına baktığımızda ob- önekinin sırıttığını görüyoruz. Bu açıdan bakıldığında obscenitas bir birleşik isimdir. Şu şekilde oluşmuştur: ob + caenum + tas.

Ob- genelde "-den dolayı" manasında bir önek olup, birlikte gittiği ifadenin cümlede neden olarak belirmesini sağlar. Caenum ise obscenitas'ın merkezindeki isim olup ilk anlamı "çamur", "kir" vb. fizikî lekeler üzerinde şekillenir. Plautus "kirli eş" anlamında kullandığına göre bir hatundan bahsederken, ahlâkî anlamda lekeliliği de veriyor olmalı. Latincedeki -tas eki ise İngilizcedeki -(n)ty eki gibi soyut anlamlılığı gösterir.

O hâlde ob+caenum yapısından ilkin bir sıfat doğuyor: "Kirli", "lekeli", "şeytanî", "kanı bozuk" gibi anlamlara gelen obscenus. Yukarıda bahsettiğim gibi soyut anlamlılık katan -tas eki de buna eklemlenince başlıktaki isme ulaşmış oluyoruz: "Kirlilik", "lekelilik", "şeytanîlik", "kanı bozukluk", "ahlâksızlık" ve hatta "müstehcenlik".
 
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder